Tüm arzularımı gerçekleştirecek güce, yeterli zamana, enerjiye ve zamana sahibim.
Zenginlik ve güzel bir hayat benim en doğal hakkım.
Sonsuz sınır, zenginlikler ve harika fırsatlar şimdi hayatıma özgürce akıyor.
Evrenin sonsuz zenginliğini, boşluğunu, bereketini kabul ediyorum..
Hafta sonuna bu olumlama ile başlayalım.
Bu gün mu muhteşem yazıyı sizlerle paylaşmak istedim.
‘Bildiklerini unut’ diyor dost.
“Gel al eline bir silgi, şu yeni başlayan güne bilgilerini silmekle başla…”
“Zanlarını, yargılarını, önyargılarını ve dahi bütün genellemelerini koy bir çuvala ve hepten terk et. Gıybet etme sakın, bil ki dedikodu denilen şey mıknatıs gibi kötü enerji çeker.
Kimsenin aleyhine konuşma, uzaktan atıp tutma, insanları kem dille yargılama, bil ki yanılırsın.
Birini ne kadar çok aşağılar yahut dışlarsan, onun durumuna düşme ihtimalin o kadar artar.
Kainatın matematiğidir. Bir koyar, bir alır insan…
Bilmeden kendi hesabını dürer…” diyor dost.
“Hiçbir konuda emin olma.
Kendini ayrıcalıklı sayma.
Konumuna ya da mevkiine, ismine veya şöhretine güvenme.
Şu hayatta tüm zahiri kisveler, sabun köpüğünden ibarettir.
Nazlı nazlı yükselir köpük, derken pat diye sönüverir…
Her zaman başkalarından öğrenmeye açık ol.
En iyi bildiğin konularda bile köşeli düşünme, büyük konuşma.
Cümlenin sonuna nokta değil, ünlem değil, virgül yahut üç nokta koy.
Açık bir kapı bırak daima…
Ne kadar bilsen de, hiçbir zaman yeterince bilemeyeceğini unutma.
Tevazudan şaşma.
Ancak o zaman kurtulabilirsin bilginin cehaletinden…” diyor dost.
Şems -i Tebrizi