Dr. Benlier, akılcı ilaç kullanımıyla ilgili yaptığı açıklamada, Dünya Sağlık Örgütü’nün (DSÖ) ilacı; fizyolojik sistemleri veya patolojik durumları, alıcının yararı için değiştirmek veya incelemek amacıyla kullanılan veya kullanılması öngörülen bir madde ya da ürün olarak tanımladığını söyledi.

DSÖ tarafından akılcı ilaç kullanımının kişilerin ilaçları, klinik gereksinimlerine uygun biçimde, kişisel gereksinimi karşılayacak dozlarda, yeterli zaman diliminde, kendilerine / topluma en düşük maliyette, kolayca almaları için uyulması gereken kurallar bütünü olarak belirtildiğini kaydeden Dr. Benlier, “Akılcı ilaç kullanımı, ilacın imalinden imhasına kadarki sürecin her aşamasını kapsar, halk sağlığını ve toplum çıkarını gözetir” şeklinde konuştu.

YÜZDE 50’DEN FAZLASI UYGUN OLMAYAN ŞEKİLDE REÇETELENİYOR

Tüm dünyada yanlış, gereksiz, etkisiz ve yüksek maliyetli ilaç kullanımının çeşitli boyutlarda sorunlara neden olduğunun altını çizen Dr. Benlier, şöyle devam etti:

“Bu etkiler arasında hastalık ve ölüm oranlarında artış olması, ilaçların yan etki riskinin artması, kaynakların yanlış tüketilmesiyle sonuçta temel ilaçlara bile ulaşılabilirliğin azalması, acil ve temel ilaçlara karşı gelişebilecek dirence dayalı olarak, tedavinin ekonomik ve sosyal maliyetinin artması sayılabilir.

Bu nedenlerden dolayı dünyada çeşitli çözüm yolları üretilmeye, geliştirilmeye çalışılmıştır. Bu bağlamda dünyada ‘Akılcı İlaç Kullanımı’ çalışmaları başlatılmıştır. DSÖ’nün tahminlerine göre, ilaçların yüzde 50′sinden fazlası uygun olmayan şekilde reçetelenmekte, temin edilmekte veya satılmakta, hastaların yarısı da ilaçlarını doğru şekilde kullanamamaktadır.”

Dr. Benlier, tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de yanlış ve gereksiz ilaç kullanımının halk sağlığını etkileyen ciddi bir sorun olduğuna dikkat çekti.

HASTALIKLARIN TEKRARLAMASINA VE UZAMASINA NEDEN OLUYOR

Akılcı olmayan ilaç kullanımının hastaların tedaviye uyumunun azalmasına, ilaç etkileşimlerine, bazı ilaçlara karşı direnç gelişmesine, hastalıkların tekrarlamasına ya da uzamasına, advers (bir ilaca karşı gelişen, zararlı ve amaçlanmayan) olay görülme sıklığının ve tedavi maliyetlerinin artmasına neden olduğunun altını çizen Dr. Benlier, akılcı olmayan ilaç kullanımı için şu örnekleri verdi:

“İlaçların gereksiz ve aşırı kullanımı, klinik rehberlere uyumsuz tedavi seçimi, piyasaya yeni çıkan ilaçların uygunsuz tercihi, ilaç kullanımında özensiz davranılması (uygulama yolu, süre, doz, vb.), uygunsuz kişisel tedavilere başvurulması, gereksiz yere antibiyotik tüketimi, gereksiz yere enjeksiyon önerilmesi, gereksiz ve uygunsuz vitamin kullanımı, bilinçsiz gıda takviyesi ve bitkisel ürünlerin kullanımı, ilaç-ilaç etkileşimleri ve besin-ilaç etkileşimlerinin ihmal edilmesi akılcı olmayan ilaç kullanımlarına örneklerdir.”

Dr. Benlier, akılcı ilaç kullanımı sürecinin, hastanın probleminin dikkatlice tanımlanması, tedavi amaçlarının belirlenmesi ve değişik seçenekler içinden etkinliği kanıtlanmış ve güvenilir bir tedavi seçilmesi, sonra da uygun bir reçete yazıp hastaya açık bilgiler ve talimatlar vererek tedaviye başlanması, tedavinin sonuçlarının izlenmesi ve değerlendirilmesini kapsayan bir yaklaşımı gerektirdiğini anımsattı.

Hastaya doğru tanının konmasının ardından, mevcut olanaklar içinde en uygun ilacın veya ilaç dışı tedavinin seçimini yapacak ve buna göre reçete yazacak kişi olması nedeniyle hekimin yükümlülüğü ve davranışının, akılcı ilaç kullanımı sürecinin en önemli bileşeni olduğuna işaret eden Dr. Benlier, bu konuda hekimin dışında, eczacılara, diğer sağlık personeline, ilaç sektörüne, resmi otoriteye, hasta ve hasta yakınlarına önemli rol düştüğünü vurguladı.

Dr. Benlier, akılcı ilaç kullanımı konusunda halkın ve sağlık çalışanlarının bilinçlendirilmesinin son derece önemli olduğunu da sözlerine ekledi.

Editör: TE Bilisim