Kadın, çocuk demeden tüm aile fertlerinin el ele vererek hummalı bir çalışmaya girdiği zahmetli bir üretim aşamasına sahip olan kuru üzüm için açıklanan rakam üreticinin emeğini tam anlamıyla karşılamadığını belirten Tutdere, bu fiyatlar acilen yukarı çekilmelidir” dedi.
‘Peygamber Üzümü’ Hak Ettiği Değeri Görmüyor
Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından açıklanan kuru üzüm alım fiyatları sonrası değerlendirmelerde bulunan Tutdere, “Adıyaman’ın vazgeçilmez ürünleri arasında yer alan ve dünya çapında nam salmış ‘Peygamber Üzümü’ ne yazık ki hak ettiği değeri görmüyor. Besni, Gölbaşı, Belören ve Harmanlı başta olmak üzere Adıyaman’da ki üzüm üreticileri için devlet tarafından bir alım garantisi olmaması büyük bir eksikliktir. Zahmetli hasat ve kurutma süreciyle peygamber üzümünü sofralara ulaştırılan üreticilerin beklentileri acilen karşılanmalıdır. Bunun yanı sıra özellikle ege bölgesinde üreticiler, kuru üzüm fiyatlarının düşüklüğünden yakınmaktadırlar. Tarım Bakanı Sayın Pakdemirli, Türkiye’nin fındıkta olduğu gibi kuru üzümde de dünyada marka olduğunu, bağ alanı bakımından dünyada 5. sırada, ortalama üzüm üretimi açısından ise dünyada 6. sırada yer aldığını açıkladı. En önemlisi dünyada kuru üzüm ihracatında birinci sırada yer aldığımızı söyledi. Sayın bakana hatırlatmak isteriz. Ülkemizin bu başarısında en büyük pay sahibi olanlar, yaşanan bütün olumsuzluklara, bütün kısıtlı imkânlara rağmen üretmeye devam eden çiftçilerimizdir. Biz de çiftçilerimiz, üreticilerimiz adına sayın bakana çağrıda bulunuyoruz: Ülkemizin kuru üzüm ihracatında en büyük pay sahibi olan üreticilerimizin emeklerinin karşılığını tam olarak verin, kuru üzüm alış fiyatlarını ivedi olarak yukarı çekin. Ancak o zaman üretmeye devam edebiliriz. Ancak o zaman çiftçilerimizin beklentilerini karşılayabiliriz” ifadelerini kullandı.
İstikrarın Sağlanması İçin Alım Fiyatlarının Arttırılması Gerekmektedir
Gıda güvenliğinin öneminin daha iyi anlaşıldığı Covid-19 salgını sürecinde de çiftçilerin üretime büyük gayretlerle devam ettiklerini belirten Tutdere, “İçinde bulunduğumuz pandemi sürecinde üzüm üreticilerimiz salgının yanı sıra doğal afetler, çeşitli bitkisel hastalık ve zararlılarla da mücadele etmektedirler. Dolu, aşırı yağış ve aşırı sıcaklar başta olmak üzere yaşanan doğal afetler nedeniyle üreticiler bu yıl rekoltenin düşük olacağından endişeleniyor. Düşük rekolteye yüksek girdi fiyatları da eklenince üretim maliyeti artıyor. Üreticilerimizin yeterli gelir elde edebilmesi için kuru üzüm fiyatının açıklan rakamdan daha yüksek olması gerekmektedir. Ülkemizde 2019 yılı Türkiye İstatistik Kurumu verilerine göre 1,6 milyon ton kurutmalık üzüm üretilmiştir. Üretilen kuru üzümün yaklaşık yüzde 85'i dünya ticaretine konu olurken, ihracatta yüzde 50'ye yakın pay almaktadır. Kuru üzüm ihracatından ülkemiz son yıllarda ortalama 425 milyon dolar gelir sağlamıştır. İhracat açısından önem arz eden stratejik ürünümüzde fiyat istikrarının sağlanması için bir an evvel üreticimizin beklentisi doğrultusunda alım fiyatının arttırılması gerekmektedir.” şeklinde açıklamalarda bulundu.