Bir ulusun hürriyeti için kendi ruhlarını hürriyete kavuşturan henüz bıyığı terlememiş Vatan sevdalılarının yazdığı destanın ismidir Çanakkale Savaşı. Bir savaş değil dirilişin kan ile sulandığı yerdir Çanakkale. Komutanın üstünde ilahi bir komutla idare edilen gizli ihanetlerin bedelinin ödendiği yerdir Çanakkale.
Müslüman karakterinin bozulmaması için can adayıştır, hürriyettir, manadır. Her verilen bir şehitle binlerce kez dirilmenin ismidir. Alfabesi Vatan olan kitabın yeniden okunması manasına gelir bu kutlu savaş. Az sonra öleceğini bilen insanlar "korkma" diye başlayan İstiklal Marşı'mızı manadan maddeye büründürmüşlerdir. Acı ama bir o kadar da şerefli mücadele veren alnı öpülesi o gençler "Yetiş Ya Muhammed (s.a.v) dinin elden gidiyor" nidaları ile çarpıştığı ve şehadet şerbetini içtiği yerdir. Varoluşun yeniden yeşerdiği ve yaşandığı yerdir Çanakkale. Kutlu geçmişimizi tarihin çöplüğünde saklamayı planlayanlara bu fırsatı vermek Çanakkale şehitlerimize yapılacak en büyük haksızlıktır.
Çanakkale sadece bir tarih değildir, bir ruhtur ve bu savaş hala devam etmektedir. Tarihin yalanları ile uğraşırken Şanlı bir dönemi unutturmaya çalışanları başarısızlığa uğratmak bizlerin Çanakkale şehitlerimize olan birer Vefa borcudur. Hücrelerimizin bile bir hafızası var. Yeter ki benliğimizi kimliğimizi kaybetmeyelim. Tarihin parçalarında kaybolmak değil bütünlüğünde birleşmek zorundayız. Ashab-ı Kehf misali uyanmalı, yeniden dirilmeli; dumansız bu yanışımıza dur demeliyiz artık.
Unutmayalım ki Şehitler diridirler, Şehitler şahittir bizim şu anki halimize. Orada kefensiz yatan her bir şehidimiz bizlerin kalbine fısıldar "Siper et gövdeni Vatanına dinine açıktan ve gizliden yapılan saldırılara karşı" Yeter ki duyacak bilince ve algıya sahip olalım...
Gülsemin Konca
gulseminkonca@hotmail.com