18 Ocak 2015 tarihinde Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Altyapı ve Kentsel Dönüşüm Hizmetleri Genel Müdür Yardımcısı Hikmet Haspolatlı ve Daire Başkanı Zeynep Afşeören’in Mara ve Musalla Mahallerinde inceleme yaptıkları o günden bugüne halen o yerleşim yerlerinde insanların yaşamlarını sürdürdüklerini söyleyen CHP Adıyaman Merkez İlçe Başkanı Hüseyin Buluş, insanların depreme dayanıksız olan bu evlerde yaşamanın sürdürmelerinin tam anlamıyla bir faciayı beraberinde getirdiğini ifade etti.
“Bu mahallerde halen insanların yaşamlarını sürdürmesinin ne gibi izahı olabilir”
Mara ve Musalla Mahallelerini kapsayan 41 dönümlük alandaki çalışmaların 5 yıldan bu yana bir türlü tamamlanmadığını, olası bir depremde bu evlerin yıkılacağını hatırlatan Başkan Hüseyin Buluş, “Kentsel dönüşüm ve millet bahçesi projeleri kapsamında açıklama yapan Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum 41 hektarlık alanın tamamı için çalışma başlattıklarını yakın bir tarihte basının önünde açıklamıştı. Geçen günlerde de Adıyaman Belediye Başkanı Süleyman Kılınç, kentsel dönüşüm projesinin ilk etabı için ihalenin 12 Ekim 2020 tarihinde yapılacağını kamuoyuna açıklamıştı. Ancak 5 yıldan bu yana kentsel dönüşüm projesi konusunda somut adımlar atılmadığı gibi projenin konuşulduğu günden bu yana halen depreme dayanıksız bu evlerde insanlar yaşamlarını sürdürüyorlar. Projenin konuşulduğu ilk günlerde bu evlerden numuneler alınarak, bu bölgenin afet bölgesi olduğu ilan edilmişti. Buna rağmen 5 yıldan bu yana insan hayatı hiçe sayılarak Mara ve Musalla Mahallerinde insanların yaşamasına izin veriliyor. Hatta Ulu Cami Mahallesi gibi eski bir yerleşim yerinde bile depreme dayanıksız evlerde insanlar yaşamlarını sürdürüyorlar. Alınan raporlara istinaden Mara, Musalla ve Ulu Cami Mahallerinin acilen afet bölgesi ilan edilip boşaltılması gerekiyor. Çünkü Türkiye deprem bölgeleri haritası incelendiğinde, Adıyaman ilinin 1. ve 2. deprem bölgeleri içerisinde kaldığı görülmektedir. Şehrin göbeğinde olan bu yerleşim yerinde Suriyelilerin yaşaması da olayın ayrı bir boyutudur. Normal şartlarda istimlak edildiği söylenilen bu mahallerde halen insanların yaşamlarını sürdürmesinin ne gibi izahı olabilir. Yetkililer 5 yıl önce deprem bölgesi içerisinde yer alan ilimiz sınırları içerisindeki bu evlerin kolonlarından almış oldukları numunelerden sonra bu evlerde bir dakika bile durulmaması gerektiğini söylemişlerdi. Ancak Adıyaman’da görünen bu tabloda Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü ve Adıyaman Belediyesi’nin keyfi tutumları bu kadarda olmaz dedirtmektedir. Ayrıca bu projenin bugüne kadar tamamlanmamış olmaması da bu ilin bir ayıbıdır. Deprem kuşağı üzerinde yer alan ilimizin şehir merkezinde bir depremin yaşanması halinde bu evlerin yerle bir olacağını yetkililer bizden daha iyi bilmektedirler. Bizler bu konun önemini çok iyi biliyoruz. Bu konunun çözüme kavuşacağı güne kadar takipçisi olacağımızı belirterek, kentsel dönüşümün ilan edildiği mahallerde çalışmaların biran önce başlatılması gerektiğini yetkililere hatırlatıyoruz” dedi.