Yeniden Refah Genel Başkan Yardımcısı Altınsoy, yaptığı yazılı açıklamada "Geçtiğimiz hafta Hacı Bayram-ı Veli Camii’nde kılınan cuma namazında Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş’ın irat ettiği hutbe, bazı kesimlerce hedef alınmış ve sapkın zihinlerce saptırılmak hedeflenmiştir." ifadelerini kullandı.

Bazı kesimlerin İslam düşmanlığı bir kez daha açığa çıktı

Altınsoy değerlendirmesinde şunları kaydetti: 

slam’ın insana ve insanlığa verdiği kıymet nedeniyle beden ve ruh sağlığına zarar verici her türlü şeyi men etmiş ve kıymet verdiği ve “Yaratılmışların en şereflisi” olarak nitelediği insanı korumaya önem vermiştir. Bahsi geçen hutbede de insan bedenini tahrip edici, sağlığa zarar verici türlü hususlarla birlikte zina, Lûtilik ve eşcinsellikten bahsedilmiştir. 'Ey insanlar! İslam zinayı en büyük haramlardan kabul ediyor. Lûtiliği, Eşcinselliği lanetliyor.' cümlelerinin bazı siyasi kesimler, sivil toplum kuruluşları, meslek odaları ve barolarca hedef alınması sığ anlama kapasitesini, toplumuna bigane kalmayı, zihinlerinin hala İslam düşmanlığı saplantısıyla işlediğini yeniden ortaya koymuştur."

DİB özelinde İslam hedef alınmaktadır!

Altınsoy, Diyanet İşleri Başkanı özelinde İslam dinin hedef alındığını kaydederek, slam dinin barış ve esenlik vaat eden, toplumsal ve evrensel barışı öğütleyen esaslarından bihaber biçimde niyetinden saptırılan bu hutbe içeriği ile Diyanet İşleri Başkanı özelinde İslam dini hedef alınmaktadır. Söz konusu hutbe içeriği, uzun zamandır ulusal medya, sosyal medya ve internet yayın platformlarında normalleştirilerek yaygınlaştırılması amaçlanan cinsel bozuklukların artık haddinden fazla bir şekilde topluma sunuluyor olması nedeniyle bir zorunluluk olarak ortaya çıkmıştır. Hatta geç kalındığı dahi tartışılabilir. Diziler, filmler, sosyal medya yayınları, fenomen olarak adlandırılan ahlak teröristleri ve daha nice unsur ile hedef alınan toplumsal yapı ve genel ahlakın korunması milli ve manevi değerlerin nesillere aktarılması ve yaşatılması bakımından büyük önem taşımaktadır. Fikir hürriyeti, düşüncenin bağımsızlığı konularında her türlü sembolik çığırtkanlıkta ön safta yer alan başta barolar olmak üzere çeşitli düşünce kuruluşları, siyasi partiler ve sivil toplum kuruluşlarının 'ortaçağ' batısının garabetiyle bir anda tek avaz olarak ortaya çıkması tarafımızca kınanmıştır." şeklinde konuştu.

İslam Barış, Esenlik ve hoşgörü dinidir!

'Bireylerin değil Eşcinsellik ve zina fiillerinin lanetlendiğini' belirten Altınsoy, "Cinsel bozuklukların fizyolojik ya da psikolojik rahatsızlık olarak ortaya çıktığı bireylerin; kınanması ya da esenlik, barış ve hoşgörü dini olan İslam nazarında lanetlenmesi söz konusu değildir. Hutbede geçen metinde de bahsedildiği üzere fail olan bireylerin değil fiil olan Lûtilik ve Eşcinsellik ile zina eylemleri lanetlenmektedir. Tevbe kapısının yaşam boyunca açık bırakıldığı İslam dininde hiçbir bireyin lanetlenmesi söz konusu olmayacaktır. Genel sağlığa, genel ahlaka, kamu yararı ve toplumsal yapıya, bireyin beden ve ruh sağlığına zarar veren eylemler lanetlenmiştir." dedi.

Ali Erbaş'ı hedef alan eylem ve söylemleri kınıyoruz!

'Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş özelinde İslam’a saldırmak için sivri dişlerini gösteren bu cenahın İslam’ın esaslarına gönüllerini ve kulaklarını kapatmaları anlaşılabilir bir cehalettir' diyen Altınsoy, " Ancak bir kısmı hukukçu olan bu zevatın okuduğu metni de anlayamaması acınası bir durumdur. İşin özeti Malcolm X’in şu sözlerinde yer bulmuştur: “İslam'a sövmekten başka fikri olmayanlar; fikrin değil, İslam’a sövmenin hürriyetini istiyor.” Bu vesile ile İslami hakikatin yanında, her türlü nefret söyleminin karşısında yer aldığımızı bir kez daha dile getirerek Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali ERBAŞ’ı hedef alan eylem ve söylemleri kınıyoruz." şeklinde konuştu.

Editör: TE Bilisim