Şehrin Hukukunu korumak hepimizin görevidir

Yaşanabilir bir çevre meydana getirmenin, mevcut yeşil alanlarla birlikte yeni alanlar oluşturmaktan ve hep birlikte yaşadığımız şehrin daha duyarlı planlanmasından geçtiğine inandıklarını dile getiren başkan Sinan Temel; “Şehirdeki yeşil alanlar, şehrin ve şehirde yaşayanların nefes alabileceği, ruhen ve madden dinlenebileceği yerler olup sonraki nesillere bırakılabilecek önemli miraslardandır. 1965 yılında yapılan ve yapı ömrünü tamamlayan İl Halk Kütüphanesi binası, yerine yenisinin yapılması planlandığı için geçtiğimiz günlerde yıkıldı. Mevki olarak şehir merkezinin girişinde ve şehrimizdeki az sayıdaki parklardan olan Demokrasi Parkı’nın bitişindedir. Konu gündeme geldiğinde 2013 yılının başında bir açıklama yapılmış, şehir plancıları ile inşaat mühendisleri odalarından da görüş alarak, buraya yapılacak çok katlı büyük bir binanın Demokrasi Parkının bulunduğu alanın ve çevresi için görüntü, estetik ve çevre bilinci bakımından uygun olmadığı kanaati kamuoyu ile paylaşılmıştı. Bugün, eski bina yıkıldıktan sonra ortaya çıkan tablonun ferahlığını gördükten sonra kanaatimizde ne kadar haklı olduğumuzu bir kez daha gördük. Buraya 5 katlı binanın konması, çevreye, yeşile ve şehre karşı işlenmiş suç olacaktır ve bunun vebali ağırdır. Bir şehrin alanı böyle hoyratça heba edilmemeli diye düşünüyoruz. Şehrin hukukunu korumak hepimize düşen bir görevdir. Bildiğimiz kadarıyla burada belediyeye ait bir yer var ve burası kalan kısmın kamulaştırmasını kolaylaştıracaktır. Çok geç kalınmış değil ve bu işin dönüşü olabilir kanaatindeyiz. Yetkili ve etkili kurumlarımızın bu konuyu kamunun ve şehrin menfaati doğrultusunda çözeceği beklentisi içerisindeyiz. Yaşanabilir bir çevre meydana getirmenin, mevcut yeşil alanlarla birlikte yeni alanlar oluşturmaktan ve hep birlikte yaşadığımız şehrin daha duyarlı planlanmasından geçtiğine inanıyoruz. Amacımız daha yaşanabilir, daha modern, insana ve kadim şehir Adıyaman’a yakışır bir şehir oluşturmaktır. Kitap, kütüphane ve kültür sarayı bizim vazgeçilmezlerimizdendir. Ancak bu ihtiyaca cevap verirken günübirlik veya kısa vadeli planlamalar yerine, uzun vadeli, gelecek öngörüsü içerisinde yapılacak planlama ve çalışmalar yeni nesillere daha faydalı olacaktır. 2013 yılında söylenenleri tekrar ediyoruz. Buraya, hazır fırsat doğmuşken yıkılan kütüphane binasının aynı yere değil de mümkünse şehir merkezinin dışında, daha geniş, şehir gürültüsünden uzak, sessiz, sakin ve müstakil bir alanda yapılması daha uygun olacaktır. Müze, Öğretmenevi ve Yenipınar Camii önünden Sıratut (Cumhuriyet) Caddesine doğru geçen yolun Demokrasi Parkına bakan yönündeki yapıların da kamulaştırılarak, hep birlikte, modern bir park alanına dönüştürülmesinin ve sadece Cumhuriyet Ortaokulunun eski binasının tarihi özelliği bakımından bu yönde (eğitim müzesi gibi) değerlendirilmesinin daha doğru olacağını düşünüyoruz. Olmayacaksa ve eğer buraya kütüphane binası yapılacaksa, yetkililer buna kararlıysa başka bir önerimiz var. Demokrasi Parkı da yeni yapılacak olan Kütüphane Binasına dâhil edilsin ki bakıp bakıp iç geçirmeyelim, hayıflanmayalım. En azından “burada bir park varmış” der geçer, bir nesil sonra da unuturuz, tıpkı birçok şeyi unuttuğumuz gibi” şeklinde konuştu