Bu kadar yoksul bir bölgede yaşayan insanların uzaktan eğitimden faydalanması için gerekli teknolojik donanım ve internet desteği konusunda etkin bir çalışma yapılmadığını dile getiren Milletvekili Tutdere, ‘Uzaktan eğitime uzak kalan’ yoksul çocuklar için acilen somut adımlar atılmalı, eğitim hakkından faydalanmaları sağlanmalıdır.” dedi.
YOKSUL VATANDAŞLARIN DURUMU NE OLACAK?
Öncelikle gerekli tedbirlerin alınarak yüz yüze eğitimin başlamasının gerektiğini belirten Tutdere, “Tabi ki etkin ve verimli bir eğitim için okulların gerekli tüm önlemler alınarak yeniden açılması gerekir. Ancak mücadele içerisinde olduğumuz pandemi süreci şu an için buna müsaade etmiyor. O halde uzaktan eğitimle ilgili eksikliklerin ve aksaklıkların giderilmesi gerekiyor. Öncelikle sorulması gereken, yoksul vatandaşların durumu ne olacak? Bu çocuklar uzaktan eğitimden nasıl faydalanacak veya faydalandırılması için neler yapılacak? Bilgisayara, internete erişimi olmayan, hatta elektriği bulunmayan yoksul, gariban yurttaşların çocuklarının durumu ne olacak. Daha önce defalarca gündeme getirdiğimiz, sorunun çözümü noktasında talepte bulunduğumuz, Gölbaşı ilçemize bağlı Hamzalar Köyünün, Hasanlar Mezrasında elektrik yok. Benzer şekilde Gerger İlçemizin Ortaca köyünde, merkeze bağlı Durukaynak köyü ve civarında baz istasyonu, dolayısıyla internete erişim yok. Buradaki çocukların durumu ne olacak? Bu örnekler sadece Adıyaman’a özgü değil. Doğu ve Güneydoğu bölgemizde benzer örneklerin sayısı çoğaltılabilir. Bu nedenle öncelikle uzaktan eğitimle ilgili eksikliklerinin giderilmesi gerekiyor. Bugüne kadar bu yönde etkin bir çalışmanın yapılmamış olması büyük bir eksikliktir.” ifadelerini kullandı.
ÇOCUKLARIN YÜZDE YİRMİSİNİN İNTERNETİ YOK!
İnternet kullanım oranlarına değinen Tutdere, “Milli Eğitim Bakanın da daha önce yaptığı bir açıklamasında belirttiği gibi çocukların yüzde yirmisinin interneti yok. Yani bir başka deyişle 3 buçuk milyonun üstünde öğrenci uzaktan eğitimden faydalanamıyor. Ayrıca ülke genelinde 905 bin öğrencinin evinde televizyon yok. OECD’nin “Ülkelerin pandemi sırasında eğitim ihtiyaçlarını karşılamasında yol gösterici olması” gerekçesiyle hazırladığı rapora baktığımızda Türkiye’deki fırsat eşitsizliğinin eğitime etkisi ortaya çıkıyor. Türkiye, OECD’nin ‘Okul Çalışmaları İçin Bilgisayara Erişim’ isimli 77 ülkelik listesinde 64’üncü sırada yer alarak ortalamanın çok gerisinde kaldı. Bu şekilde sağlanacak uzaktan eğitimin, online dersin kime ne faydası olacak? Eksikliklerin bir an evvel giderilmesi ve eşitliğin sağlanarak bütün öğrencilerin uzaktan eğitimden tam anlamıyla faydalanması sağlanmalıdır.” dedi.
EĞİTİM HAKKI KULLANILAMAZ HALE GELMİŞTİR!
Uzaktan eğitimle ilgili eksikliklerin giderilmesi ve eşitsizliklerin bir an evvel ortadan kaldırılması gerektiğini vurgulayan Tutdere, “Bilgisayara, internete erişimi olmayan, hatta elektriği bulunmayan yoksul, gariban yurttaşların çocuklarının, mevsimlik tarım işçiliği yapan çocukların uzaktan eğitimle ilgili eksiklikleri giderilmemiş, eşitlik sağlanarak bütün öğrencilerin uzaktan eğitimden tam anlamıyla faydalanması sağlanmamıştır. Normal zamanlarda bile okula zamanında gidemeyen ve zor şartlarda hayatta kalma mücadelesi veren, aileleriyle birlikte mevsimlik tarım işçiliği yapan çocukların salgın nedeniyle uygulanmaya başlanan uzaktan eğitime ulaşmaları da bu şartlar altında çok zor. Kısıtlı imkânlarla uzaktan eğitime erişim sağlayabilen, var ise aile fertlerinden birinin cep telefonunu kullanan çocuklar da bu süreçte internet erişimi, uygun zaman ve mekân olmayışı gibi nedenlerle eğitim haklarından mahrum edilmiştir. Öğrencilerin dersleri izlemek için gerekli teknolojik donanım ve internetten yoksun olmaları eşitsizliklere yol açmış, anayasal bir hak olan eğitim hakkı kullanılamaz hale gelmiştir. Uzaktan eğitim tartışmaları bir yana bırakılarak, eğitime uzak kalan yoksul çocuklar için somut adımlar atılmalı, eğitim hakkından faydalanmaları sağlanmalıdır.” şeklinde açıklamalarda bulundu.