Kâinat hassas bir denge, mükemmel bir ahenk ve şaşmaz bir nizam içinde yaratılmıştır. Kâinatta meydana gelen her şey, yüce Allah’ın koyduğu kanun ve kurallar çerçevesinde cereyan etmektedir. Cenab-ı Hak biz kullarını çeşitli şekillerde imtihana tabii tutmaktadır.

Kur’an-ı Kerim bu meyanda, “Andolsun ki; sizi korku, açlık, mallardan, canlardan eksiltmek suretiyle imtihan edeceğiz (Habibim). Sabredenlere müjdele” buyurmaktadır.

Ülkemiz; sel, deprem, çığ gibi felaketlerin sıkça yaşandığı bir coğrafyaya dönmüştür. Elbette bütün bunların pozitif ilme göre ve fene göre sebepleri vardır. Ama ben daha ziyade diğer sebepler üzerinde duracağım.

Çünkü Kur’an-ı Kerim’de, ”Başınıza gelen herhangi bir musibet ellerinizle işlediklerinizden ötürüdür.

O yine de çoğunu affeder” buyrulmaktadır.

Dünya örneği devletler kurmuş, fetihler yapmış, her din, dil ve ırktan milleti altıyız sene birbiriyle ve devletle barışık yaşatmış dünyanın üçte birine hükmetmiş, söz geçirmiş bir milletin torunları olarak niçin bu haldeyiz?

—İnsanların içinden maneviyat duygusunu söküp nesillerin içini boşaltıp, kalplerindeki Allah ve Resul sevgisini, merhameti aldığımız için bu haldeyiz.

— Yine genelde yönetim ve özelde millet olarak ezanla, Kur’an’la, camiyle ve cemaatle uğraştığımız için bu haldeyiz.

Sık sık mürteci avına çıkarak, ”irtica” çığlıkları atıp mürteci nöbetleri geçirdiğimiz için bu hale geldik.

— Kimi zaman solculuk, komünistlik, kimi zaman laiklik ve çağdaşlık adına moral değerleri yıkacak hale geldik.

—Milletin saçıyla, başıyla, sakalıyla, başörtüsüyle zaman geçirmekle bu hale geldik.

— Eller sanayi ve teknolojiyle uğraşırken biz kulla tüyle uğraşmaktan bu hale geldik.

—Manevi değerleri yıkıp, maddiyatı Kâbe kıble edinerek bu hale geldik.

— Maneviyat önderlerini zorlayarak, horlayarak, zindanlarda çürüterek toplumu inşaa edecek olanları sürgünlere göndererek bu hale geldik.

— Kur’an Kursları’nı baskın düzenleyip, ümam Hatipleri kapatıp, diskotek bar, pavyon açarak bu hale geldik. Bütün bu musibetlerin sebebi bunların bu gerçeklerin altında yatmaktadır.

—Yine üç kuruşluk menfaat uğruna müstehcen neşriyat ve yayınlar yapıp, körpe beyinlere müstehcen yayın ve neşriyatları yerleştirerek bu hale geldik.

— Zaman bendedir, mekân bana emanettir şuurunda bir gençlik yetiştirmek isteyen üstadları mahpus damlarında çürütüp batasıca batının kültürünü baş tacı ettiğimiz için bu hale geldik.

-Mü’minler kardeştir. İslam’ın mü’minleri kardeş kılan emirlerinin karşısına ırkçılığı çıkararak bu hale geldik.

— Bin yıllık muhteşem tarihimize ve atamız olan Osmanlı’ya sövmeyi aydın olmanın şartı zannettiğimizden bu hale geldik.

— Banka hortumlayanları ülkeyi bu hale getirenleri kanunla koruyup, eleştirenleri zindanlara yollayarak bu hale geldik.

— Cumhuriyet tarihini övmekten, Osmanlı Tarihini karar sayfa bilip, sövmekten bu hale geldik.

Daha sayabilecek birçok sebep vardır. Ama konunun anlaşılabilmesi bakımından verilen bu örnekler yeterlidir.

Sanırım, biz toplum olarak, manevi değerlerle Kur’an’la, peygamberlerle, Müslümanlı ve Müslümanların …