Kur’an’ın kendine göre üstün bir eğitim yöntemi vardır. O, kişinin terbiyesinde öncelikle; kalbe, Allah’a ve ahiret gününe imanı yerleştirir. İnsanın tepki ve duygularını
tahrik ederek aklı ikna eder, böylece aklı ve duyguyu birlikte terbiye eder. Bunu da zorluk olmaksızın, basit bir yolla ve insan fıtratına uygun olarak yapar...
Kur’an, insanı eğitmek ve hidayete ulaştırabilmek için gerekli tüm yöntemleri kullanır. İnsan eğitimine, onu idare eden kalbi eğitmekle başlar. Kalbe, Allah’a ve Resulü’ne itaati, ahiret gününe imanı yerleştirir. Bu vesileyle kişi, yaptığı ve yapacağı bütün işleri değerlendirmeye sevk edilmiş olur.
Kur’an, eğitim sistemlerinin genelinde mevcut “iyi vatandaş yetiştirme” ilkesini “iyi insan” olarak evrenselleştirmiştir. Kâmil insanı inşa edebilmek için, birçok emir ve
nehiylerle ona ışık tutmuştur. İnsanların içinde bulundukları durumdan kurtulup, yeni bir hayata adapte olabilmeleri için; bazen tedriç, bazen teşvik, bazen soru-cevap, bazen kıssa vb. yöntemleri kullanmıştır. Bu yöntemlerin tayin ve tespiti, insanı her yönüyle tanıyan Rabbi tarafından insanın ruhi ve bedeni yapısına uygun olarak yapılmıştır.
Şu hususu da belirtmek gerekir ki, Kur’an, insanlara bir hidayet rehberi olarak indirilmiştir ve insana mutluluk bahşedecek birçok prensibi ihtiva etmektedir. Hâlbuki maddi refahı ve maddi hayatı esas alan İslam dışı sistemlerde insan, özellikle genç nesiller, hızla büyük bir buhrana ve uçuruma doğru ilerlemekte ve kendilerini bu tehlikeli
gidişten alıkoyacak bir güç de bulamamaktadırlar. Oysa Kur’an’ın olduğu eğitim sistemi, insana, ahiret hayatını göz ardı etmeden bir yaşam sürmesini telkin etmektedir.
Kur’an’ın eğitim anlayışı ile ilgili olarak yapılan bu tahlil ve tespitleri toparlayıp maddeler hâlinde özetleyecek olursak şunları söyleyebiliriz;
1. Kur'an eğitimi, başarısı tarihen sabit bir eğitim sistemidir, ufku açıktır.
2. Kur'an eğitimi, insana bir bütün olarak bakar ve bu sebepten uygulanma şansına sahiptir.
3. Kur'an eğitimi insan fıtratına uygundur. İfrat ve tefrit gibi aşırılıklardan uzaktır.insan gerçeğinden hareket eder.
4. Kur'an eğitiminde ilim ve takva haricinde üstünlük yoktur, insanlar bir tarağın dişleri gibi eşittir.
5. Kur'an eğitimi mükemmel örneklerle desteklenmiş ve nazarilikten kurtulmuştur ve ahlaki bir özellik arz eder.
6. Kur'an eğitimi, dünyevi olana değil, aşkın olana, yani vahye dönüktür. Dünya ve ahireti, madde ve manayı, ruh ve cesedi, akıl ve nefsi bir bütünlük içerisinde ele alır.
7. Kur'an eğitimi, dünyevi eğitim sistemleri gibi düşünceyi dumura uğratıp, serbest ve hür düşünceyi kaldırarak tek tip insan yetiştirmez. İnsandaki kabiliyetlerin kendi içerisinde hür bir şekilde gelişme göstermesi için imkân hazırlar, ufuk açar. Baştan sona insanın hür bir şahsiyet olarak yetişmesini öngörür. Çünkü şahsiyeti olmayan bir
insanın faaliyeti şahsiyete değil, taklide dönük bir faaliyettir. O bakımdan, Kur’an’ın eğitim anlayışının çok önemli vasıflarından birisi, şahsiyetli bir insan tipi vazetmek için imkânları seferber etmektir